Suresi.com.tr

Ana sayfa » » Münafikun Suresi

Münafikun Suresi

Münafikun Suresi, Medine döneminde inmiştir. 11 âyettir. Sûre, münafıkların genel karakter veözelliklerinden bahsettiği için bu adı almıştır.

İçindekiler

Münafikun Suresi Arapça Oku

Münafikun Suresi Arapça yazılı olarak okumak için lütfen sayfayı aşağı kaydırın.

Münafikun Suresi Arapça 1. Sayfa

بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

اِذَا جَٓاءَكَ الْمُنَافِقُونَ قَالُوا نَشْهَدُ اِنَّكَ لَرَسُولُ اللّٰهِۢ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ اِنَّكَ لَرَسُولُهُۜ وَاللّٰهُ يَشْهَدُ اِنَّ الْمُنَافِق۪ينَ لَـكَاذِبُونَۚ١اِتَّخَذُٓوا اَيْمَانَهُمْ جُنَّةً فَصَدُّوا عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِۜ اِنَّهُمْ سَٓاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ٢ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ اٰمَنُوا ثُمَّ كَفَرُوا فَطُبِعَ عَلٰى قُلُوبِهِمْ فَهُمْ لَا يَفْقَهُونَ٣وَاِذَا رَاَيْتَهُمْ تُعْجِبُكَ اَجْسَامُهُمْۜ وَاِنْ يَقُولُوا تَسْمَعْ لِقَوْلِهِمْۜ كَاَنَّهُمْ خُشُبٌ مُسَنَّدَةٌۜ يَحْسَبُونَ كُلَّ صَيْحَةٍ عَلَيْهِمْۜ هُمُ الْعَدُوُّ فَاحْذَرْهُمْۜ قَاتَلَهُمُ اللّٰهُۘ اَنّٰى يُؤْفَـكُونَ٤

Münafikun Suresi Arapça 2. Sayfa

وَاِذَا ق۪يلَ لَهُمْ تَعَالَوْا يَسْتَغْفِرْ لَكُمْ رَسُولُ اللّٰهِ لَـوَّوْا رُؤُ۫سَهُمْ وَرَاَيْتَهُمْ يَصُدُّونَ وَهُمْ مُسْتَكْبِرُونَ٥سَوَٓاءٌ عَلَيْهِمْ اَسْتَغْفَرْتَ لَهُمْ اَمْ لَمْ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْۜ لَنْ يَغْفِرَ اللّٰهُ لَهُمْۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِق۪ينَ٦هُمُ الَّذ۪ينَ يَقُولُونَ لَا تُنْفِقُوا عَلٰى مَنْ عِنْدَ رَسُولِ اللّٰهِ حَتّٰى يَنْفَضُّواۜ وَلِلّٰهِ خَزَٓائِنُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَلٰكِنَّ الْمُنَافِق۪ينَ لَا يَفْقَهُونَ٧يَقُولُونَ لَئِنْ رَجَعْنَٓا اِلَى الْمَد۪ينَةِ لَيُخْرِجَنَّ الْاَعَزُّ مِنْهَا الْاَذَلَّۜ وَلِلّٰهِ الْعِزَّةُ وَلِرَسُولِه۪ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ وَلٰكِنَّ الْمُنَافِق۪ينَ لَا يَعْلَمُونَ۟٨يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تُلْهِكُمْ اَمْوَالُكُمْ وَلَٓا اَوْلَادُكُمْ عَنْ ذِكْرِ اللّٰهِۚ وَمَنْ يَفْعَلْ ذٰلِكَ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ٩وَاَنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاكُمْ مِنْ قَبْلِ اَنْ يَأْتِيَ اَحَدَكُمُ الْمَوْتُ فَيَقُولَ رَبِّ لَوْلَٓا اَخَّرْتَـن۪ٓي اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يبٍۙ فَاَصَّدَّقَ وَاَكُنْ مِنَ الصَّالِح۪ينَ١٠وَلَنْ يُؤَخِّرَ اللّٰهُ نَفْساً اِذَا جَٓاءَ اَجَلُهَاۜ وَاللّٰهُ خَب۪يرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ١١

Münafikun Suresi Arapça Dinle

Münafikun Suresi Arapça Dinle, Münafikun Suresi’ni Abdulbaset Abdussamed’den Arapça dinlemek için lütfen Play ▶️ butonuna basın.

Münafikun Suresi Türkçe Oku

Münafikun Suresi Türkçe latin alfabeysiyle yüzünden okumak için lütfen sayfayı aşağı kaydırın.

    Münafikun Suresi Türkçe 1. Sayfa

    Bismillahir rahmanir rahim.

  1. İza caekel munafikune kalu neşhedu inneke le resulullah, vallahu ya’lemu inneke le resuluh, vallahu yeşhedu innel munafikine le kazibun.
  2. İttehazu eymanehum cunneten fe saddu an sebilillah, innehum sae ma kanu ya’melun.
  3. Zalike bi ennehum amenu summe keferu fe tubia ala kulubihim fe hum la yefkahun.
  4. Ve iza reeytehum tu’cibuke ecsamuhum, ve in yekulu tesma’, li kavlihim, ke ennehum huşubun musennedeh, yahsebune kulle sayhatin aleyhim, humul aduvvu fahzerhum, katelehumullahu enna yu’fekun.
  5. Münafikun Suresi Türkçe 2. Sayfa

  6. Ve iza kile lehum tealev yestagfir lekum resulullahi levvev ruusehum ve reeytehum yesuddune ve hum mustekbirun.
  7. Sevaun aleyhim estagferte le hum em lem testagfir lehum, len yagfirallahu lehum, innallahe la yehdil kavmel fasikin.
  8. Humullezine yekulune la tunfiku ala men inde resulillahi hatta yenfaddu, ve lillahi hazainus semavati vel ardı ve lakinnel munafikine la yefkahun.
  9. Yekulune le in reca’na ilel medineti le yuhricennel eazzu min hel ezell, ve lillahil izzetu ve li resulihi ve lil mu’minine ve lakinnel munafikine la ya’lemun.
  10. Ya eyyuhellezine amenu la tulhikum emvalukum ve la evladukum an zikrillah, ve men yef’al zalike fe ulaike humul hasirun.
  11. Ve enfiku mimma rezaknakum min kabli en ye’tiye ehadekumul mevtu fe yekule rabbi lev la ahharteni ila ecelin karibin fe assaddeka ve ekun mines salihin.
  12. Ve len yuahhırallahu nefsen iza cae eceluha, vallahu habirun bi ma ta’melun.

Münafikun Suresi Türkçe Meali Oku

Münafikun Suresi Türkçe Meali okumak için lütfen sayfayı aşağı kaydırın.

    Münafikun Suresi Türkçe Meali 1. Sayfa

    Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla.

  1. (1-2) Münafıklar sana geldiklerinde: “Şehadet ederiz, gerçekten sen Allah’ın Resulüsün!” dediler. Allah da biliyor ki, sen şüphesiz O’nun Resulüsün! Bununla beraber Allah şahitlik ediyor ki, doğrusu münafıklar katiyyen yalancıdırlar. Yeminlerini bir kalkan edinip de Allah yolundan yan çizmektedirler. Doğrusu onlar ne fena yapıyorlar.
  2. (1-2) Münafıklar sana geldiklerinde: “Şehadet ederiz, gerçekten sen Allah’ın Resulüsün!” dediler. Allah da biliyor ki, sen şüphesiz O’nun Resulüsün! Bununla beraber Allah şahitlik ediyor ki, doğrusu münafıklar katiyyen yalancıdırlar. Yeminlerini bir kalkan edinip de Allah yolundan yan çizmektedirler. Doğrusu onlar ne fena yapıyorlar.
  3. O şu yüzdendir; onlar önce imana gelmişler sonra küfre gitmişlerdir de o kalpleri mühürlenmiştir; artık anlamaz olmuşlardır.
  4. Sen onları gördüğün zaman cisimleri (fiziki görüntüleri) tuhafına gider; konuşurlarsa dediklerine kulak verirsin. Sanki onlar dayanmış keresteler gibidirler. Her bağırışı aleyhlerine sanırlar. Onlar düşmandırlar, onlardan sakın! Allah gebertsin onları, nereden çevriliyorlar!
  5. Münafikun Suresi Türkçe Meali 2. Sayfa

  6. Onlara: “Gelin Allah’ın Resulü sizin için bağışlanma dilesin!” denildiği zaman da başlarını bükerler ve görürsün ki büyüklük taslayarak yan çizip giderler.
  7. Onlar için bağışlanma dilesen de dilemesen de haklarında aynıdır; Allah, onları asla bağışlamaz ve Allah fasıklar güruhunu doğru yola çıkarmaz.
  8. Onlar: “Allah’ın Resulünün yanındakilere nafaka vermeyin ki, dağılsınlar!” diyorlar. Oysa göklerin ve yerin hazineleri Allah’ındır, fakat münafıklar anlamazlar.
  9. Diyorlar ki: “Eğer Medine’ye dönersek, herhalde en güçlü, en şerefli olan en zayıf olan alçağı oradan çıkaracaktır.” Oysa güç, haysiyet Allah’ın, Resulünün ve müminlerindir, fakat münafıklar bilmezler.
  10. Ey iman edenler, ne mallarınız, ne de evlatlarınız sizleri Allah’ı anmaktan alıkoymasın! Her kim öyle yaparsa, işte onlar, hüsrana düşenlerdir.
  11. Her birinize ölüm gelip de: “Rabbim beni kısa bir süre için tehir etsen de sadaka versem ve iyilerden olsam!” demesinden önce size verdiğimiz rızıklardan (Allah için) harcayın!
  12. Oysa Allah, eceli geldiği zaman hiçbir kimseyi asla geri bırakmaz. Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.

Münafikun Suresi Türkçe Meali Dinle

Münafikun Suresi Türkçe Meali Dinle, Münafikun Suresi Prof. Dr. Hamdi DÖNDÜREN’in Türkçe Mealini, Ahmet DENİZ’den dinlemek için lütfen Play ▶️ butonuna basın.

Münafikun Suresi Konusu

Münafikun Suresi konusu, Sûrede ağırlıklı olarak, iman ettiklerini söyledikleri için müslüman muamelesi gören ve onlarla iç içe yaşayan ama gerçekte inanmayan ve müminler aleyhine çalışmalar yapan münafıklar hakkında önemli bilgi ve tasvirlere yer verilmekte, onların görünüşlerine aldanmamaları ve sinsi faaliyetlerine karşı uyanık davranmaları konusunda müslümanlar uyarılmakta, münafıkların bu tutumlarına devam etmelerinin kendilerinin aleyhine olacağı yönünde dolaylı bir ikazda bulunulmakta; son âyetlerde müminlere, hiçbir gerekçenin Allah’ı unutmayı ve sahip olduğu imkânları başkalarıyla paylaşmamakta direnmeyi haklı kılmayacağı hatırlatılmaktadır.

Münafikun Suresi Nuzül

Mushaftaki sıralamada altmış üçüncü, iniş sırasına göre yüz dördüncü sûredir. Hac sûresinden sonra, Mücâdele sûresinden önce Medine’de nâzil olmuştur.

Münafikun Suresi Fazileti

Münafikun Suresi fazileti,

Münafikun Suresi Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Münafikun Suresi Kur’an-ı Kerim’de kaçıncı sayfadadır?

Münafikun Suresi, Kur’an-ı Kerim’de 553. sayfada başlar, 554. sayfada biter.

Münafikun Suresi kaç ayettir?

Münafikun Suresi, 11 ayetten oluşur.

Münafikun Suresi hangi cüzde yer alır?

Münafikun Suresi, Kur’an-ı Kerim’de 28. cüzde yer alır.

Münafikun Suresi kaç sayfadır?

Münafikun Suresi, Kur’an-ı Kerim’de toplam 2 sayfa içinde yer alır.

Münafikun Suresi Tefsiri

Kur’an Yolu Tefsiri kitabından Münafikun Suresi Tefsiri aşağıdadır.

Münafikun Suresi 1-8. Ayet Tefsiri

1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 nolu ayetlerin tefsiri bir sonraki sayfada verilmiştir. Kaynak :

Münafikun Suresi 9-11. Ayet Tefsiri

Kur’an’da, yer yer dünyaya aşırı düşkünlük göstermenin tehlikelerine ve dünya hayatının varlık sebebi olan sınavın icaplarından olarak insana bazı şeylerin câzip gösterildiğine sık sık değinilir. 9. âyetten açıkça anlaşıldığı üzere burada kişiye yüklenen ödev, onun ailesiyle ilgilenmemesi, kazanç sağlayıcı işlerle meşgul olmaması değil, hayatın tabii akışı içinde ve insanın doğasının bir gereği olarak zaten gösterilmekte olan bu ilgi ve meşguliyetin, hayatın gerçek anlamını unutturacak ve Allah’a kul olma bilincini yitirmeye yol açacak bir sapmaya yol açmamasıdır (ayrıca bk. Âl-i İmrân 3/14; Enfâl 8/28; Sebe’ 34/37; Tegåbün 64/14). İnsan kendisini dünya telâşının anaforuna kaptırırsa, âhiret için bir şeyler yapmak gerektiğine inansa bile, henüz önünde uzun bir ömür bulunduğunu düşünüp varlık amacına ilişkin görevlerini ileriye erteleme gibi yanılgılara kapılır. Değişmez gerçek olan ölümle yüz yüze geldiği zaman ise kendisine ek süre verilmesi için yalvarır. Ama sınav süresi dolmuş, artık sıra değerlendirmeye gelmiştir (bu konuda benzer bir tasvir için bk. Mü’minûn 23/99-100; “ecel” hakkında bk. En‘âm 6/2; A‘râf 7/34). 7. âyette münafıkların başkaları için ve Allah yolunda yapılan harcamalar (infak) konusundaki hasis tutumları kınanmıştı; burada ise insanı lâyık olduğu yerde tutacak olan iki temel davranışa vurgu yapılmaktadır: 1. Allah’ı anmayı yani O’nun kulu olduğunu unutmamak, 2. Sahip olduğu imkânları gönüllü olarak başkalarıyla paylaşmaya çalışmak. İnsanî değerler bakımından düşük düzeyde olan bireyler ve toplumlar, başkalarından ne koparabilecekleri, bu açıdan yüksek düzeyde olanlar ise başkalarına ne verebilecekleri üzerinde yoğunlaşırlar. İnsanlık tarihindeki çekişmelerin ve geliştirilen sosyal düzenlerin özü de bu iki noktadan bağımsız değildir (infak hakkında bk. Bakara 2/245, 254, 261). Kaynak : Kur’an Yolu Tefsiri Cilt: 5 Sayfa: 366

Münafikun Suresi Hakkında

Medine döneminde nâzil olmuştur. Münafıklardan bahsedildiği için sûre Münâfikūn diye adlandırılmıştır. On bir âyet olup fâsılası ن harfidir. Sûrenin münafıklar hakkında nâzil olan ilk sekiz âyetinin nüzûl sebebine dair çeşitli rivayetler bulunmakla birlikte İbn Kesîr’in tercihine göre (Tefsîr, VII, 18) 5 veya 6 (626-627) yılında vuku bulan Benî Mustaliķ Gazvesi sırasında cereyan eden şu olay üzerine indirilmiştir: Ensardan bir kişiyle bir muhacir arasında su kuyusu yüzünden çıkan tartışmada münafıkların reisi Abdullah b. Übey b. Selûl ensar tarafını tutmuş, muhacirlerin kendilerini rahatsız ettiğini ileri sürmüş ve Medine’ye dönüşlerinde güçlü olan ensarın zayıf muhacirleri şehirden çıkaracağını söylemiştir. Durumdan haberdar edilen Hz. Peygamber kendisini çağırtarak işin mahiyetini sorunca Abdullah olayı inkâr etmiştir. Sûrenin ilk âyetleri nâzil olup yalancılığı ortaya çıktığında kendisine Resûlullah’tan özür dilemesi tavsiye edilmişse de gururu yüzünden yanına gitmemiştir (İbnü’l-Cevzî, VIII, 271-272; Ebü’l-Fidâ İbn Kesîr, VII, 17-23).

Münâfikūn sûresinin muhtevasını iki bölüm halinde ele almak mümkündür. Münafıkların dış görünümü ile ruhî portrelerine temas eden birinci bölümde bildirildiğine göre onlar yeri geldikçe yemin ederek müslüman olduklarını söyler, görünüşleri ve konuşmalarıyla ilgi çekerler. Ancak içlerinden ya hiç inanmamış veya Mekke’de iman ettikleri Hz. Peygamber Medine’ye gelip menfaat ve otoritelerini ortadan kaldıracak âdil bir düzen kurunca tekrar küfre dönmüş ve müslümanları içten içe İslâm dininden uzaklaştırmaya çalışmışlardır. Aslında onlar hainlikleri yüzünden her bağırışı kendi aleyhlerine sanan korkaklardır. Bu bölümde ayrıca Abdullah b. Übeyy’in yukarıdaki sözlerine atıfta bulunulmuş ve bu çifte şahsiyetli kimselerin sakınılması gereken müslüman düşmanı oldukları ifade edilmiştir (âyet 1-8).

Sûrenin ikinci bölümünde müminler, insan fıtratında önemli bir yer işgal eden mal hırsı ve evlât sevgisinin kendilerini Allah yolundan alıkoymaması hususunda uyarılmış, ardından, durdurulması ve ertelenmesi mümkün olmayan ölüm gelip çatmadan önce Allah’ın verdiği imkânlardan kamu yararına harcama yapmaları (infak) istenmiştir (âyet 9-11).

Hızlı ve kapsamlı kültür değişmeleri, sosyal hayatı büyük çapta etkileyen siyasî hareketlerin gerçekleştiği dönemlerde zayıf karakterli kişilerde nifak denen çifte şahsiyet psikolojisinin oluşması tarihte ve günümüzde gözlemlenen bir husustur. Münâfikūn sûresi, Asr-ı saâdet’ten itibaren İslâm tarihinde müslüman toplumların önemli bir problemini teşkil eden nifakın teşhisi konusuna ışık tutmaktadır. Bazı tefsir kaynaklarında, “Münâfikūn sûresini okuyan kimse nifaktan uzak kalır” meâlinde nakledilen hadisin (meselâ bk. Zemahşerî, IV, 112; Beyzâvî, IV, 282) mevzû olduğu kabul edilmiştir (Muhammed et-Trablusî, II, 723).

Münâfikūn sûresiyle ilgili olarak Hasan Ferid Gülpâyigânî’nin Tefsîr-i Sûre-i Mübâreke-i CumuǾa ve Tefsîr-i Sûre-i Kerîme-i Münâfiķūn isimli bir çalışması vardır (Tahran 1985). Ahmet Vefa Temel, Münâfikûn Sûresi Tefsîri ve Tasvir Ettiği Münâfık Karakteri adıyla bir yüksek lisans çalışması yapmıştır (1996, MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü).

BİBLİYOGRAFYA:

Vâhidî, Esbâbü’n-nüzûl (nşr. Seyyid el-Cümeylî), Beyrut 1410/1990, s. 361-362; Zemahşerî, el-Keşşâf (Beyrut), IV, 112; İbnü’l-Cevzî, Zâdü’l-mesîr, VIII, 271-278; Beyzâvî, Envârü’t-tenzîl, Beyrut 1410/1990, IV, 282; Ebü’l-Fidâ İbn Kesîr, Tefsîrü’l-Ķurǿâni’l-Ǿažîm, Beyrut 1385/1966, VII, 17-23; Muhammed et-Trablusî, el-Keşfü’l-ilâhî Ǿan şedîdi’ż-żaǾf ve’l-mevżûǾ ve’l-vâhî (nşr. M. Mahmûd Ahmed Bekkâr), Mekke 1408, II, 723.

M. Kâmil Yaşaroğlu


Bu sayfayı sevdiklerinle paylaşarak bize destek olmak ister misin?

TwetlePaylaşPinterestRedditTumblrLinkedin

Münafikun Suresi ile ilgili yorum yap




Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Atıf-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. Suresi.com.tr - 2020